20 Eylül 2013 Cuma

İlle de Roman Olsun!

Çocukluğumdan beri kitap okumayı severim. Tam bir kitap kurdu sayılmam belki ama iş, çocuk ve günlük koşuşturmalarla cebelleşirken beni en çok rahatlatan şey fırsat bulduğum anlarda bir köşeye çekilip kitap okumak. Yıllarca aynı işyerinde çalıştığım, çok sevdiğim ve bu blogun oluşmasında çok katkısı olan arkadaşım Pelin sayesinde bir kitap kulübüne girdim geçtiğimiz senenin sonunda. Kulübün adı İlle de Roman Olsun. Ayda bir toplanan kitapsever İRO üyeleri bir önceki toplantıda seçilen ve tüm İRO üyeleri tarafından okunan kitabı bir moderator eşliğinde konuşup tartışıyor ve okunan kitapla ilgili düşünce ve bilgilerini kulübün internet sayfasından paylaşıyorlar.

Pelin’e minnettarım kitap kulübüne girmeme vesile olduğu için. Her toplantıda yeni birşeyler öğreniyorum. En önemlisi tanışmaktan çok mutlu olduğum insanlarla tanıştım. Ve belki de karşıma hiç çıkmayacak kitapları okudum. 

Son toplantımızda okuduğumuz kitabı çok sevmedim, bir önceki toplantımızın kitabından bahsetmek isterim size. Eğer güzel bir roman okumak istiyorsanız sonbaharın bu ilk günlerinde, tavsiye edebileceğim bir roman. Margaret Mazzantini IRO sayesinde tanıdığım bir yazar, bol ödüllü romanı “Sakın Kımıldama"yı severek okudum, IRO'nun internet sayfasında yazdığım yorumları buradan sizinle de paylaşmak iserim.

http://illederoman.com/



Bir kitabı sevip sevmeyeceğimi ilk sayfalarda hissederim genellikle. Ve seveceğimi hissedersem çok mutlu olurum, nadir fırsat bulduğum için çok kıymetli olan kendimle baş başa kalma anlarına güzel bir roman eşlik edecekse bu anlar daha da kıymetlenecektir. Sakın Kımıldama bu anlamda beni gayet memnun eden bir roman oldu.

Margaret Mazzantini’nin roman dili gayet akıcı. Romanın baş kahramanı cerrah Timoteo , kaza geçirip ölümle burun buruna gelen kızı ameliyata alındığında ona kendi geçmişinden bir hikaye anlatmaya başlıyor. Okuyucuyu da kısa zamanda bu hikayenin içine çekiyor.

Ben severek okudum bu romanı. Çok mutlu ve dinlendirici bir tatilde, kafam işten ve her türlü günlük telaşeden uzakken okuduğum için de cerrahın hikayesine iyice kaptırdım kendimi. Arada kitabı elimden bırakıp çarşaf gibi masmavi denize bakarken de romanın baş kahramanı Italia’yı kafamda canladırmaya çalıştım hep. Güzel bir romandı bence, tavsiye edebilirim gönül rahatlığıyla. 


Daha sonra yine sevgili IRO'cularla toplanıp kitaptan uyarlanarak çekilmiş filmi de seyrettik. Film yazarın eşi Sergio Castellitto tarafından çekilmiş. Filmde Italia’yı Penelope Cruz canlandırmış ve çok doğru bir seçim olmuş. Fırsat bulursanız seyredin derim.



Filmi seyrederken bir ara Leonard Cohen'den "If It Be Your Will" çaldı. Bu da benim için filmin güzel sürprizlerinden biri oldu. 






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder